1. Anasayfa
  2. Bilgi

Tanzimat Dönemi Roman Özellikleri

Tanzimat Dönemi Roman Özellikleri
1

Tanzimat dönemi roman özellikleri, Türk edebiyatında oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Osmanlı Devleti’nin son zamanlarında yaşanan bir dönemdir. Tanzimat Dönemi, Osmanlı’nın batı ile oldukça yakınlaştığı bir döneme denk gelmektedir. Bu nedenle Tanzimat Dönemi’nde batılılaşma ile ilgili konular ve batıdan örnek almalar mevcuttur.

Tanzimat Dönemi Osmanlı’nın son 50 yılı olan 1860 – 1895 yılları arasında gerçekleşmiştir. Bu dönemde ayrıca gazetenin de gelişmesi, Tanzimat Dönemi için oldukça yararlı bir gelişme olmuştur. Böylelikle Tanzimat Dönemi’nde yapılan eserler gazete aracılığı ile tüm ülkeye duyurulmuş, insanlara Tanzimat Dönemi eserler tanıtılmış olmuştur.

Tanzimat Dönemi Roman Özellikleri

Tanzimat Dönemi İlk Eserleri

Ülkemiz yazarları, Tanzimat Dönemi roman özellikleri karşısında pek yabancılık çekmemiştir. Çünkü roman, ülkemizde daha önce var olan bazı eser türlerine oldukça yakın bir türdür. Ülkemiz yazarları tarafından oldukça fazla kullanılan halk hikayeleri ve mesnevi gibi türler, Tanzimat Dönemi ile birlikte ülkemize gelen romana yakın türler arasındadır. Bu edebi türler sayesinde yazarlarımız roman yazma konusunda bazı problemler yaşasalar da bu problemler romanın ilerlemesi için bir engel teşkil etmemiştir.

Tanzimat Dönemi roman yazma denemeleri pek çok yazarın ilgisini çekmiştir. Yazarlar roman denemeleri yaparak bu yeni türe alışmaya çalışmıştır. Roman yazmak için batılı yazarların eserleri de sık sık incelemeye alınmıştır. Batılı romanlar sayesinde Tanzimat Dönemi’nde roman hızla ilerlemiştir. Hatta bu duruma örnek verecek olursak, ülkemizde ilk batılı roman çevirisi de bu dönemde olmuştur. Tanzimat Dönemi’nde roman yazma denemelerinden önce bir batılı roman Türkçeye çevrilmiştir. Ve bu roman çevirisi gazetede yayınlanarak insanların da bu edebi türe yatkın olması hedeflenmiştir.

Ülkemizde batılı roman çevirisini ilk yapan kişi Yusuf Kamil Paşa’dır. Yusuf Kamil Paşa, Fransızcası çok gelişmiş olan bir kişi olduğu için Fransız yazar Fenelon’un kaleme aldığı Telemak (Telemaque) adlı eserin çevirisini yapmıştır. Bu sayede batılı roman okumak isteyen fakat dil yetersizliğinden okuyamayan insanlar için ülkemizdeki ilk örnek, Fenelon’un Telemak adlı eserinin çevirisi olmuştur. Daha sonra farklı dillerdeki tercüme edilmiş romanlar sık sık dilimize çevrilerek gazetelerde yayınlanmaya başlamıştır.

Ülkemizde çeviri romanlara olan ilgi giderek artmıştır. Bu nedenle artık yazarlarımız ilk roman denemelerini tamamlayıp roman eserleri yazmaya başlamıştır. Tanzimat Dönemi’nde yazılmış olan ilk roman Şemsettin Sami’nin Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat’tır. Bu eser ile birlikte roman giderek ülkemizde yer etmeye başlamıştır. Daha sonra bu eseri Namık Kemal’in İntibah eseri takip etmiştir. Namık Kemal’in İntibah adlı eseri aynı zamanda ilk edebi roman olma özelliğini taşımaktadır. Bu iki eserden sonra roman yazılma hızlı git gide artmıştır.

Tanzimat Dönemi Romanlarında Yer Alan Akımlar

Tanzimat dönemi roman özellikleri ülkemizde var olan diğer eserlerle yakınlık gösterse de yeni akımların eserlere yansıdığı da bir gerçektir. Özellikle romantizm gibi sosyal konuları ele alan akımlar, Tanzimat Dönemi romanlarında sıklıkla kendisine yer bulmuştur. Tanzimat Dönemi’nde yazarların sık sık ele aldığı diğer akımlar natüralizm ve realizmdir. Natüralizm, doğal ve sadeliği temsil eden romanların yazılmasına sebep olan bir akımdır. Realizm ise gerçek olaylardan ya da gerçekleşebilecek olaylardan esinlenerek yazılan romanların olduğu akımdır. Bu 3 akım da Tanzimat Dönemi’nde sıklıkla kullanılmıştır.

Tanzimat Dönemi’nde her yazar, her akımı kullanmamıştır. Her yazarın tercih ettiği akım farklı olmuştur. Bu duruma örnek olarak, 1. Tanzimat Dönemi yazarları olarak kabul edilen Şemsettin Sami, Namık Kemal ve Ahmet Mithat, romantizm akımı ile roman yazmayı tercih etmiştir. Bu durumun sebebi, batılı romanlar ile ilk tanışılan dönemde batılı romanların da daha çok romantizm etkisi ile yazılması olabilir. Çünkü Tanzimat Dönemi 1. Dönemde yazarlar daha çok batılı eserleri taklit ederek eserler kaleme almıştır.

Tanzimat Dönemi 2. Dönem yazarları arasında yer alan Samipaşazade Sezai, Recaizade Mahmut Ekrem ve Nabizade Nazım ise romantizmi tercih etmeyip daha çok natüralizm ve realizm akımları ile eserlerini yazmışlardır. Romantizm akımı ile yazılan eser sayısının çokluğu, Tanzimat Dönemi 2. Dönem yazarlarının başka akımlara yönelmesinde ekili olduğu düşünülmektedir. Bu dönem yazarları eserlerinde daha gerçekçi olaylara yer vermeyi uygun görmüştür.

Tanzimat Dönemi Roman Özellikleri

Tanzimat Dönemi Roman Özellikleri Nelerdir

Tanzimat Dönemi roman özellikleri ülkemizde etkisini çok uzun süre boyunca sürdürmüştür. Bu dönemin roman özellikleri aşağıda sıralanmıştır:

  • Tanzimat Dönemi, ülkemizde roman türünde eser verilmeye başlandığı dönemdir. Bu dönemin ilk yazarı Şemsettin Sami’dir. Daha sonra Ahmet Mithat’ın yazdığı eserler ile bu dönem hızla ilerlemiştir.
  • Bu dönemde yazarlar sosyal konulara yer vermeyi tercih etmiştir. Özellikle romantizm gibi akımların etkisi ile kadın – erkek ilişkilerine daha çok önem verilmiştir. Bu akımın etkisi ile yazılan romanların çok ses getirmesi, bu akımın daha çok tercih edilmesine sebep olmuştur.
  • Yazarlar roman türünü halk için yazdıklarından dolayı eserlerinde daha sade ve daha yalın bir dil kullanmışlardır. Süslü anlatımlara ve anlaşılması zor kelimelere bu dönemde daha az yer verilmiştir.
  • Roman türünde eser veren sanatçılarımız, önce çeviri, sonra taklit yolu ile batıyı taklit etmişlerdir. Daha sonra roman türünün özellikleri iyice anlaşılınca özgün eserler verilmeye başlanmıştır.
  • Tanzimat Dönemi’nde romanın konuları genellikle sosyal konulardır. Eserlerde kadın – erkek ilişkileri, duygusal ve acıklı konular, tesadüfler ve aşklar, yanlış evlilikler ve Batılılaşmayı yanlış yorumlayan gençler konu alınmıştır. Bunlara ek olarak Tanzimat Dönemi’nde Fransız İhtilali’nin etkisi ile birlikte eserlerde vatan, milliyetçilik, özgürlük ve esaret konuları da işlenmiştir.
  • Eserlerde her ne kadar sosyal ve romantizm etkileri yer alsa da, Türklerin ilk yazıtları olan Orhun Kitabelerinde dahi yer alan didaktik ve öğüt verici dil, Tanzimat Dönemi’nde de kendisine yer bulmuştur.
  • Öğüt verici ve ders niteliğinde dil kullanan yazarlar, bunu uygularken kendi kimliklerini ve düşüncelerini eserlerinde belirtmekten çekinmemiştir.
  • Sanatçıların romanlarında yer verdiği kahramanlar genellikle belirgin özelliği olan tek tipte kahramanlardır. Bu kahramanlar yazarın kendi kişiliğinden de özellikler taşır. Tek yönlü olarak ele alınan kahramanlar genel olarak ya hep iyidir, ya da hep kötüdür. Bu nedenle eserlerde genel olarak iyiler kazanırken kötüler hep kaybeder.
  • Roman türünün ülkemize giriş yapmasından dolayı yazarlar bu türde eserler verirken kahramanların bu kısıtlayıcı özelliklerinden dolayı birtakım hatalar yapmışlardır. Ayrıca betimleme konusunda da eksiği olan yazarlarımızın bu dönemde vermiş oldukları eserler kusurlu roman eserleri olarak görülmektedir.

Tanzimat dönemi roman özellikleri genel olarak bu şekildedir. Kısaca Tanzimat Dönemi roman türüne bakıldığında, yeni akımlar ve yeni edebi tür ile birlikte yazarlarımızın kendilerini aşarak farklı konuları da ele aldıkları görülmüştür. Bu eserler yazıya aktarılırken yazarlarımız kendi fikirlerini ve özelliklerini kahramanlara aktarmayı da ihmal etmemiştir. Ayrıca kahramanlar genel olarak tek tipte yazılmıştır. Bu kahramanlar arasındaki sosyal ilişkiler, vatan ve millet sevgisi, yasak aşklar genel olarak en çok tercih edilen konulardan olmuştur.

Tanzimat Dönemi, Türk edebiyatında yeri çok önemli olan bir dönemdir. Bu dönem ile birlikte Türk edebiyatı, kendisini iyice geliştirmeyi başarmıştır.

  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorumlar (1)

  1. 29/09/2021

    Tanzimat dönemini bir türlü anlayamamıştım kısa ve öz bir şekilde açıklamışsınız çok faydalı oldu teşekkürler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir